Sıkıntı Bütün Olumsuzlukların Anasıdır

Ölü balık gibi bakanların ortak özelliği sıkıntıdır. Keyifsiz, sıkıcı, monoton, anlamsız hayatlar yaşayan insanlardır. Sabah uyanmak istemezler, yataktan çıkmak istemezler, işe gitmek istemezler, yaşamak için amaçları olmadığından güne başlamak istemezler. Sıkıntıdan beynimiz de nasibini alır. Beyin organlarımız zamanla yavaşlar. Beyin jimnastiği yapmadığınız için zihinsel olarak yerinizde saymış olursunuz.

Bağımlılıklar, alkol, tükenmişlik hissi, hepsi birbiriyle doğru orantılıdır. Sıkıntılı insanlar bağımlılıklara daha çok sarılırlar. Sıkıntılı bir hayat aile içi iletişimsizliğe, kavgalara sebep olabiliyor. Aile bireyleri yaşamdan ve birbirlerinden o denli sıkılıyorlar ki hayatlarındaki tek heyecan kavga olabiliyor.

Sıkıntı, yeni bilgiler öğrenmeyi engeller. Sıkıcı, tekdüze eğitim yüzünden her yıl binlerce öğrenci okulu bırakıyor. Ya da okulu farklı amaçlar için kullanıyor. Neden son yıllarda okullarda bu denli sigara ve uyuşturucu kullanımı artıyor? Ya da cinsel ilişkiler, intihar girişimleri artıyor? Artık yetmez mi?

Sıkıntı her türlü kazaya sebep olabiliyor. Çalışanların düşük performansla çalışmalarına, hastalıklara sebep olabiliyor.

Hayattaki başarının sırlarından biri de sabah sekiz akşam beş arasında yaptıklarınızla, akşam beş ve sabah sekiz arasında yapılanlarla ilişkilidir. İnsanlar genellikle haftada otuz beş ile kırk saat arasında çalışırlar ve aslına bakılırsa bu saatler boyunca kullanabilecekleri boş zaman çoktur. Ancak biz koşullarımız ne olursa olsun mutlaka bizim için her zaman daha iyisi olduğunu bilmeliyiz. Aksi takdirde sistemi, çalışma koşullarını, ebeveynleri bol bol şikâyet ederiz. Harekete geçemeyiz. Oysaki bireysel olarak kaybedecek zamanımız yoktur böyle durumlarda. Hareket vardır!

Sıkıntıyla yaşayan insanlar zamanla kendi ölümlerine bile yol açabilirler. Zihinlerinde yaşamayı hak etmediklerini düşünürler ve beyinlerini negatif düşüncelerle doldururlar. Bedenimiz nasıl besinlerle besleniyorsa, zihnimiz de onu beslediğimiz düşüncelerle besleniyor. Sürekli alkol, uyuşturucu kullanan beden zamanla hastalıklarla kendisini gösterecekse, aynı şey

Zihnimiz için de geçerlidir. Olumsuz, sıkıntılı, negatif, karam- sar düşüncelerle beslenen zihnimiz de ona göre şekillenecektir

Paylaş:

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir